Makaleler

Aldatılan Kişi Neler Yaşar?

Aldatılan kişi, kendini yetersiz, beğenilmeyen, ilgi çekmeyen biri olarak görür. Bunun sonucunda haksızlığa uğradığını düşünen, öfkeli ve partnerine dokunmak istemeyen bir eş ortaya çıkar. Aldatılan kişilerde “keşke”ler çoktur; ilişkisinde harcanan emek, zaman, yaptığı fedakarlıklar, gösterdiği sadakat vb. tümü zihninden film şeridi gibi geçer. Aynı zamanda kişi aldatanı aldatma girişiminde de bulunabilir; burada asıl amaç aldatmak değil intikam almaktır.Aldatmalarda zannedildiği gibi tek neden, kişinin eşiyle yaşadığı ilişkisinde cinsel ve duygusal anlamda doyuma ulaşmaması değildir. Çocukluğundan itibaren değersizlik duygusu içinde büyüyen biri, uygun ortamda bu duygusunu tatmin...

Anneler Günü

Tarihin ilkçağlarından bu yana analık, doğurganlık niteliğiyle ön plana çıkmış ve doğanın uyandığı, yeniden doğduğu bahar mevsimi ile özdeşleşmiş. Zamanla kutlamaların içeriği ve şekli değişmiş olsa da her şeye karşın kesintiye uğramadan her bahar coşkulu kutlamalar düzenlenmiş ve bu gelenek binlerce yıl sürmüş. İşte anneleri anmak ve onurlandırmak amacıyla tüm dünyada farklı zamanlarda kutlanan özel bir gün olan Anneler günü geleneği, Antik Yunanların Yunan mitolojisindeki pek çok tanrı ve tanrıçanın annesi olan Rhea onuruna verdikleri yıllık ilkbahar festivali kutlamalarıyla başlar. Bugün alışageldiğimiz...

Teknoloji Alışkanlığınız mı var? Yoksa Bağımlılığınız mı?

Yaşamın vazgeçilmez bir parçası olan teknoloji, zaman zaman araç olmak yerine amaç olarak algılanmaktadır. Amaç haline gelen teknoloji ise insan hayatında kolaylık sağlama işlevinden çıkarak, hayatı olumsuz şekilde etkileyen “teknoloji bağımlılığı”nın ortaya çıkmasına neden olabilmektedir. Bu bağlamda en çok gündeme gelen tanım da internet bağımlılığıdır. Bilgisayar oyunları ise bağımlı kullanım olduğu takdirde zarar açısından internet’ten daha masum değildir.Alışkanlık; düzenli ve sürekli olarak yapılan eylemler, rutin işlerdir. Bağımlılık ise kişinin kullandığı bir nesne veya yaptığı bir eylem üzerinde kontrolünü kaybetmesi ve onsuz bir...

Bağlanmanın Kimyasalları

Şehvet; cinsel doyum sağlamaya yönelik olarak partnerle yaşanabilecek bir aşerme hali olarak tanımlanabilir. Bu nedenle de şehvet, yeni arkadaşlıklar edinmeyi, zevk ve macera yaşamayı, hem beden hem de zihnimizi gevşetmeyi sağlarken, romantik duygular bize aşık olmayı, hatta aşık olduğumuz için başka birinden ayrılmayı öğretir. Sevgiyle bağlanma ise sevdiklerimize ilgi ve şefkat gösterebilmeyi ve bakım verebilmeyi öğretir.Şehvetin testesteron, aşkın dopamin, norepinefrin ve seratoninle ilgisi biliniyor. Bağlanma içeren seviyenin hormonları ise oksitosin ve vazopressin adlı hormonlardır. Kadında oksitosin salgısı doğum sırasında artar....

Aşkın Kimyasalları

Ünlü Psikiyatrist Mehmet Z. Sungur aşk’ı; ‘’ben’’leri yok etmek pahasına ‘’biz’’ olmak, sınırları iyi çizilmiş bir evliliği ise ‘ben’’leri koruyarak ‘’biz’’ olabilmek şeklinde tanımlar. ‘Aşk bir görme kusuru, evlilik bu kusurun tedavisi, sadakatsizlik ise ‘’biz’’i yok etme riskini göze almaktır’ der. Aşk öylesine bir kaynaşma ihtiyacıdır ki Freud; aşkın benlik (ego) ile aşık olunan arasındaki sınırları tehdit ettiğini söylemiştir. Ne var ki bu görme kusuru nedeniyle idealize edilen kaynaşma hali çok uzun sürmeyecektir. Zamanla her şeyi olmasını istediğimiz gibi görmekten...

Cinsel Sorunlarda Altın Değerinde Tavsiyeler…

Cinsel sorunların çoğunun altında olumsuz duygu ve düşüncelerle yatağa gitmenin yer aldığını söyleyebiliriz. Cinsellikle ilgili olumsuz duygu ve düşünceler, cinsel ilişki sırasında beyni kapatamama, kendini dışarıdan bir seyirci gibi izleme, olaya kendini kaptıramama gibi nedenler, özellikle erkeklerde sertleşme sorunlarına ve erken boşalmaya, kadınlarda da orgazm olamamaya ve zamanla cinsel isteksizliğe yol açabiliyor. Erkekler, cinsel ilişki sırasında zevkten çok performanslarının iyi olup olmadığına odaklanıyor ve bu da yine erkeğin sertleşme sorunu ya da erken boşalma yaşamasına neden olabiliyor. Seksde kişinin psikolojisi, o anki...

Bahar Yorgunluğu ve İsteksizlik

Bahar mevsiminin yaşandığı bugünlerde birçok kişide, genel bir isteksizlik, yorgunluk, bitkinlik, güçsüzlük, huzursuzluk gibi şikâyetler oldukça yaygın. Doğayla iç içe olan yerleşim yerlerinde havadaki pozitif iyonların artması insana zindelik verebilirken, büyük şehirlerde yoğun olan negatif iyonlar, cinsel isteksizliğe, sertleşme sorunlarına, gerginliğe, huzursuzluğa, duygusal iniş çıkışlara, uykusuzluğa, iştahsızlığa, eklem ağrılarına, genel bitkinlik, halsizlik ve yorgunluğa yol açabilir.Şarkılara, şiirlere konu olan bahar yorgunluğunun aslında nedenleri tam olarak bilinmiyor. Belki de yorgunluk, yeni mevsime uyum sağlamaya çalışan vücudun verdiği tepkidir. Mevsim dönüşlerinde ortaya çıkan ısı ve...

Sevgililer Günü Mesajı

SEVGİ'Lİ...Ne güzel kelimedir "sevgili". TDK anlamını bilmem ama bana göre "alabildiğince sevgiyi sunan" dır. Her telaffuz ettiğimde yerel bir ressamın yaptığı tablo gelir aklıma: Yüzü seçilmeyen bir insanın avuçlarından akan gökkuşağımsı taşkın bir ırmak...Önce belli belirsiz bir renktir sevgili. Göğsünüze rengarenk ve zarif bir broş takar gibi iliştiriverir sevgisini.Yürek onun için attıkça göz alır ışıltısı. Dudaklarınızın kenarındadır hep, durup dururken gülümsemelerinize gebe. Avuçlarınızın içinde durur sanki sıcaklığı. Düşündükçe tüm dünyayı ısıtabileceğinize kalpten inanırsınız. Yürek kanatlanmaya hazır bir kuştur sanki, gider hep sevgilinin yamacında tüner.Aşk...Unutturur.!! Yol...

Cinsel Sağlık

Doğumdan ölüme bir yaşam dürtüsü olarak süren cinsellik, insan yaşamının doğal, normal ve olması gereken bir parçasıdır. Cinsel dürtülerimiz doğuştan var olmakla birlikte, cinselliğe ilişkin düşüncelerimizi ve tutumumuzu, içinde yaşadığımız toplumun değer yargıları ve kişisel yaşantılarımız belirler. Cinsel davranışlarımız da bu temel üzerinde öğrenerek gelişir. Fiziksel, duygusal, entelektüel ve sosyal yönlerin kişiliği, iletişimi ve aşkı zenginleştirici etkilerinin bileşiminden oluşan cinselliği, “kendi içimizde hissettiğimiz ve başkaları ile paylaşmak isteyebileceğimiz haz verici bir enerji” olarak tanımlayabiliriz. Sonuç olarak cinsellik, bireyin kişiliğini ve kendine...

Her Gün Sevgili Olun!

Toplumumuzda maalesef hala sevginin, aşkın ve en mahrem ilişki olan cinselliğin hakkı yeterince verilememektedir. İlişkileri bir ve birarada tutan olgun sevgi, eşlerin birbirlerine saygı duymaları, güvenmeleri, dikkat etmeleri, koşulsuz kabul etmeleri, takdir, şefkat duymaları ve kendileri olmakta özgürlük tanımaları üzerinde inşa edilebilir. Yakınlık ve tutkuyla beslenen sevgi, bu sayılan temel niteliklere olan bağlılıktır. Bağlılığın en güzel şekilde gösterilmesi gereken bir gün olan 14 Şubat’ı kutlarken ne yazık ki sevgili olmayı tam olarak bilmiyoruz. Bireysel özgürlüğün en uç noktasında yer alan sevmek ve...

BİLGİ ve RANDEVU!