Her Gün Sevgili Olun!
Toplumumuzda maalesef hala sevginin, aşkın ve en mahrem ilişki olan cinselliğin hakkı yeterince verilememektedir. İlişkileri bir ve birarada tutan olgun sevgi, eşlerin birbirlerine saygı duymaları, güvenmeleri, dikkat etmeleri, koşulsuz kabul etmeleri, takdir, şefkat duymaları ve kendileri olmakta özgürlük tanımaları üzerinde inşa edilebilir. Yakınlık ve tutkuyla beslenen sevgi, bu sayılan temel niteliklere olan bağlılıktır. Bağlılığın en güzel şekilde gösterilmesi gereken bir gün olan 14 Şubat’ı kutlarken ne yazık ki sevgili olmayı tam olarak bilmiyoruz. Bireysel özgürlüğün en uç noktasında yer alan sevmek ve âşık olmak bir yolculuktur. Bu yolculukda sevin, önemseyin, güvenin ve tolerans gösterin. İşte 14 Şubat Sevgililer Günü de sevginin somut olarak yaşanması için bir araç olarak görülmelidir.
İLİŞKİNİZ DAİMA ROMANTİK KALSIN…
Mutlu ve huzurlu bir birliktelik için ilişkilerde sevgi ve tutku olmalı. Romantizm, cinsel ilişki, fiziksel çekicilik, bağlılık, bakım ve diğeriyle olma arzusu olarak tanımlanan tutku; dokunma, sevişme, bakışma, hediye alma gibi davranışlar aracılığıyla ortaya konmalı.
Romantik davranışların sadece hediyeler ve lüks restoranlar için çok para harcamaktan geçtiğini düşünmek büyük bir yanılgı. Çoğu zaman baş başa mum ışığında yemek yeme, çiçek alma, iltifat etme, duyguları ifade etme, ilgi gösterme, elini tutma, koluna girme, basitce sarılarak ‘İyi misin?’ diye sorma ya da ‘Sen harikasın!’ gibi güzel bir sözle takdir etme, fotoğraf albümü hazırlama, beraber romantik bir film izleme, sevilen şarkılardan bir CD hazırlama, ilişkideki ilk’leri hatırlayıp kutlama, birlikte tango kursuna gitme gibi ufak tefek jestler romantizmi canlı tutabiliyor. Burada önemli olan günlük hayat içerisinde fazla vakit ve para harcamadan duygulara dokunabilmek. Bu nedenle ‘Kadının dişiliğini besle, erkekliğin desteklensin!’, deyişini yabana atmamak gerekiyor.
Romantizmin canlı kalabilmesi için çiftlerin arasındaki iletişimin çok iyi olması gerekir. Çiftlerin sağlıklı bir iletişim kurarak birbirini tamamlayabilmeleri için erkekte erkeksilik, kadında dişilik ön planda olmalı ve bunlar dengede bulunmalı. Konuşmak’ kadınların, ‘takdir edilmek’ erkeklerin en önemli gereksinimlerinden biri. Romantizmin sürebilmesi için kadınlar dokunulmak, dinlenmek, anlaşılmak ve duygularını paylaşmak isterken, erkekler ise bir kral gibi takdir edilmek, onaylanmak ve zaman zaman yalnız bırakılmak istiyor.
Sadece 14 Şubat’larda bir günlüğüne değil, hep sevgili kalabilmek için;
*Karşınızdakini olduğu gibi kabullenin ve onu değiştirmeye çalışmayın.
*Yaşanan her sıkıntıda “benim payım nedir?” sorusuna odaklanın ve kendinizde hatalı bulduğunuz davranışları değiştirmeye çalışın. Yani suçlamak yerine sorumluluk alın.
*Haklı olmak yerine mutlu olmayı seçin.
*Koşulsuz sevin ve kabullenin. Değişim için karşılık beklemeden, “ben şunu değiştirdim, sen de şunu değiştir” demeden, sabırla, inançla kendinizi değiştirip geliştirmeye çalışın.. Çünkü insanların karşısındaki değiştirme güçleri çok azdır, ancak kendilerini değiştirme güçleri çok fazladır.