Makaleler

Eş Seçimi

Evlilik, ruhsal, zihinsel ve bedensel bir yolculuktur. Bu yolculuğu, hayat boyu sürecek içten ve keyifli bir birlikteliğe dönüştürebilme başarısı ise mükemmel eşi seçme yeteneğimizde değil, kendimize ait gizli kalmış yanlarımıza ilişkin farkındalığımıza dayanmaktadır. Yani aslında bu yolculuk için nasıl bir eş seçeceğimiz sorusunun cevabı, büyük oranda bilinçaltımızda saklı olan çocukluk kararlarımıza bağlıdır.Bizler doğduğumuz ilk andan itibaren karmaşık ve sonu gelmez gereksinim döngümüzle başkalarına bağımlı yaşayan varlıklarız. Ne kadar kendini adarsa adasın hiçbir ebeveyn, bizim bu sürekli değişen ihtiyaçlarımızın tamamını kusursuz...

Mutsuz Bir Ailede Büyüyenler Evlenmekten Korkuyor!

Evlilik, çekiciliğin coşkusuyla başlayan ruhsal ve duygusal bir yolculuktur. Bu yolculuk, hayat boyu sürecek içten ve keyifli bir birliğin oluşturulmasıyla doruğa ulaşır. Evlilik korkusu ise kişinin geçmiş çocukluk yaşantılarında maruz kaldığı çatışmalar ve çevresinde veya ailesinde yaşadığı olumsuz evlilik örneklerinden edindiği bilgiler doğrultusunda geliştirdiği psikolojik bir bağlanma korkusudur. Farklı geçmiş, farklı kültür ve farklı ailelerde yetişen kişiler karşı tarafa bağlanarak kendilerini çok zorlu ve çatışmalı olabilecek evlilik kurumun içine sürüklemek istemezler. Yani bir nevi kendilerini korumak isterler. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, evlilik...

Evlilik ve İlişkilerde Terapi Gerektirebilecek Durumlar

Mutlu evlilik, bir şans değildir; çaba, emek, sabır, özveri, uzlaşma, anlaşma ve önemsemenin bir ürünüdür. Biraz sevgi ve saygı, biraz güven ve eşlerin mutlaka vermesi gerektiği bazı ödünler ile yapması gereken fedakarlıklar, biraz duygusal istikrar ve destek, biraz karşısındakinin verme ve alma ihtiyacını tanıma, biraz finansal güvenlik iyi bir evlilik ilacını oluşturan karışım olarak belirlenebilir. Mutlu evliliklerin sırları herkese ve her topluma göre değişkenlik gösterebilir ancak dünyanın her yerinde tüm ilişkilere uyan bazı “iyi geçinme kuralları” vardır. Örneğin sevgi, saygı, güven, yakınlık, mahremiyet...

Neden Evli Kalmayı Başaramıyoruz?

Evlilik, bir bakıma bilinçdışı travmaların çözümlenmek için tekrar yaşanmasıdır demiştim ‘Eş Seçimi’ makalemde. Ebeveynler, her ne kadar çocuklarının iyiliği için uğraşıyor olsalar da açık ya da gizli binlerce yolla, onların yalnızca bazı yanlarını onayladıkları mesajını verirler. Bunun sonucu olarak çocuklar, bazı duygu ve düşüncelerini benimseyemez, bir takım doğal davranışlarını bastırır, kimi yetenek ve becerilerini de yok saymak zorunda kalırlar. Böylece gerçekten yok olmayan, sadece bilinçlerinden gizlemiş oldukları yanları oluşur. Kısacası unuttuğumuzu sandığımız kayıtlar gerçek enerjisini yitirmeden bilinçaltımızda depolanırlar. Yani demem...

Teknolojik Tehdit: “Siberkondria”

Sağlığı ile ilgili yoğun kaygı yaşayanlar halk arasında “hastalık hastası”, tıp camiasında da “hipokondriyak” olarak tanımlanmaktadır. Hipokondriaizis, bilinen tıbbi bir neden bulunamamasına rağmen ciddi bir hastalığın olduğuna dair korku ve kendi bedeniyle gereğinden fazla uğraşma şeklinde tanımlanan bir hastalıktır. Zaman içinde teknolojinin bu kadar ilerlemesi, bazı kişilerde internet kullanımı ile hastalık kaygısının pekişmesine ve  “siberkondria” olarak tanımlanan yeni bir rahatsızlığın görülmesine yol açtı. Yapılan çalışmalar, neredeyse her üç kişiden birinin sağlıkla alakalı konularda internetten araştırma yaptığını ve buna göre kendilerine...

EMDR Terapisi ve Faydaları

“Eye Movement Desensitization and Reprocessing (EMDR)” yani “Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme”, çok güçlü bir terapi yöntemidir. 1987 yılında Dr. Francine Shapiro’nun göz hareketleriyle rahatlatıcı etkisini keşfetmesinin ardından travmaya maruz kalmış kişilerin tedavisinde bilimsel araştırmalarla da desteklenerek çok başarılı olduğu kanıtlanmıştır. EMDR teorisinin altyapısını oluşturan Adaptif Bilgi İşleme Modeline göre beyin, fizyolojik temelli bir sistemle her yeni deneyim aracılığı ile kendisine ulaşan bilgiyi işler ve işlevsel hale getirir. EMDR terapisinde olaylar üzerinden bilinçaltında var olan duygu, koku, imge, düşünce ve...

Teknoloji Bağımlılığında Tedavi

Aslında ‘teknoloji bağımlılığı’ ilk ortaya çıktığında gerçekten  ‘bağımlılık’ olup olmadığı oldukça tartışılmıştır. Teknoloji bağımlılığının tartışılmasının en önemli nedeni, diğer bağımlılıklar gibi kimyasal bir bağımlılık değil sanal bir bağımlılık olmasıdır.  Kimyasal bağımlılık veya başka bir deyişle madde bağımlılığı; insanın duygu, düşünce ve davranışı üzerinde doğrudan etkili bir süreç olarak tanımlanmakta iken, teknoloji bağımlılığı; içe dönük olarak insan - makine etkileşimini içeren kimyasal olmayan bir bağımlılık olarak tanımlanmaktadır. Bu bağımlılıklar içinde en sık bahsi geçen internet bağımlılığının ise beş farklı göstergesi bulunmaktadır;...

Teknoloji ve İnternet Bağımlılığı

Teknolojik gelişmelerin gittikçe hızlandığı ve aynı hızla da günlük yaşamımıza girdiği düşünüldüğünde; cep telefonları, bilgisayarlar ve internet teknolojilerinin yaşamımızdaki vazgeçilmez yeri ve önemi bir kez daha açıkça görülecektir. Ancak günümüz gelişmiş  teknolojileri, yaşamımızda istenilen bilgiye anında ulaşabilme ve bilgi paylaşımını sağlayabilme gibi kolaylıklar sağlamanın yanında çok sık kullanımdan kaynaklanan bir çok problemi de beraberinde getirmektedir.  Bununla birlikte aşırı internet kullanımı ve internetin kötüye kullanımı ile ilgili sorunlar şu başlıklar altında tanımlanabilir:İnternet kullanımı ile ilgili zihinsel meşguliyet, İnternet kullanımını sınırlama...

Bibliyoterapi

Doğru zamanda, uygun bireyle doğru kitabı buluşturmak olarak tanımlanan bibliyoterapi, okuma yoluyla kişinin kendisini tedavi etmesidir.  Bu terim; “biblion” (kitap) ve ”therapeo” (iyileşme) kelimelerinin birleşmesinden meydana gelir ve Yunan dili kökenlidir. Anlam bilim açısından bakıldığında ise “Kitap yoluyla iyileşme” dir. Fakat günümüzün gelişen teknolojisi ve bilgi kaynakları düşünüldüğünde, tanımı daha anlamlı ve kapsamlı kılmak için bilgi kaynaklarıyla ruha yardım etmek, “bilgi ile iyileşme” anlamında kullanılmaktadır.Kitaplar ve diğer okuma materyallerinin, eğitim amaçlı CD ve DVD’lerin tedavi amaçlı kullanımı terapide çok önemlidir. Kişinin...

Pedofili ve Ensest İlişki Cinsel Sapkınlıktır!

Son günlerde çocuklara yönelik  cinsel  ilginin arttığına dair haberler medyada geniş şekilde yer almakta. Bir yanda hem çocuk yaştaki evlilikleri  hem de öz babanın kendi kızına şehvet duyabileceği fikrini normalleştirme çabalarına, öte yanda ise haklı olarak bu durumun asla kabul edilemez olduğu beyanlarına şahit oluyoruz. Pedofili (sübyancılık), günümüz psikiyatri sınıflandırma sistemlerinde “parafililer” yani “cinsel sapkınlıklar” ana kategorisi altında ele alınır.  Parafili, sapkın sevgi veya normal dışı bir nesneye karşı duyulan aşk ve cinsel yönelim anlamına gelir. Tanı kriterlerine göre pedofil,...

BİLGİ ve RANDEVU!