Makaleler

İlk Ders Zili Çalarken…

Okul, çocukların hemen hepsinin yaşadığı ve mutlaka da yaşaması gereken son derece önemli bir mikro sistemdir. 5-7 yaşlarında başlayan okul yaşamları, genç yetişkinliklerinin başlangıcına dek devam eder. Uzun yıllar süren bu süreçte çocuklar, hayata dair çok şey öğrenirler ve düşünce sistemleri gelişerek değişir. Okula giden ve gitmeyen çocuklar arasında yapılan birçok araştırma, muhakeme yeteneği, yeni durumlara uyum sağlama, alınan bilgiyi genelleştirme, bellekte tutma süreleri vb. tutumlar açısından çok fazla farklılık olduğunu ortaya koymuştur. Bununla birlikte çocukların ilkokula başlama yaşı gelmeden,...

Boşalma, Orgazm Ve Cinsel Doyum

Kadın ve erkeğin bir eş aramasının sebebi,  bilincinde olmasa da yarım ve yalnız olmasıdır. Tamamlanmanın en yoğun hissedildiği an olan cinsel ilişki ile orgazma ulaştığında ise iki kişi ‘bir ve tek’ olarak mutluluğun doruklarına ulaşır. Bu ‘bir ve tek’ olma yolculuğunda  boşalma, orgazm ve cinsel doyum kavramları genellikle birbirine karıştırılmakta ve yanlış bir şekilde aynı anlamda kullanılmaktadır.Boşalma, daha çok fiziksel yani bedensel bir rahatlamadır. Cinsel ilişkilerin sonlarına doğru yaşanan, kişiye zevk veren ve 10-15 saniye süren kasılmalarla kendini gösteren fiziksel ve...

Kurban Kesimi Ve Çocukların Ruhsal Dünyası…

Kurban Bayramları, insanları birbirine daha çok yakınlaştıran, günlük kaygı ve sıkıntılardan uzaklaştıran, yardımlaşmaların arttığı, birlik ve dayanışmanın pekiştiği, sevgi ve hoşgörünün egemen olduğu çok özel günlerdir. Büyüme çağındaki çocuklar ailesindeki bu tutumları görerek öğrenir ve içselleştirir. Bununla birlikte Kurban Bayramı’nın en önemli parçası olan “kurban kesme”, çocuk için o günü büyülü bir bayramdan travmaya çevirebilir. Özellikle Soyut İşlem Dönemi’ne geçmemiş çocuklarda bu durum sıkça karşımıza çıkmaktadır.Yaşla birlikte çocukların dünya ile bilgilerinde bazı değişimler olur ve dış dünyadaki farklılıklarla uyum sağlayarak...

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)

Günümüzün en popüler ve en etkili terapi uygulamalarından biri olan Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), artık Bilişsel Terapi ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Geniş çaplı ve şimdiki zaman odaklı bir psikoterapi türü olan BDT, hemen hemen bütün ruhsal zorlanmalarda kullanılabilmektedir. Depresyondan yola çıkarak yaratılmış olmasına karşın diğer birçok alanda da (OKB, Anksiyete Bozuklukları, Panik Bozukluk, Sosyal Anksiyete Bozukluğu, Fobiler, Travma Sonrası Stres Bozukluğu…) etkinliği bilimsel yöntem ve çalışmalarla kanıtlanmıştır.BDT, psikolojik sorunların uygun olmayan düşünce biçimlerinden kaynaklandığı varsayımına dayanır. Düşünce- Duygu- Davranış,...

En Güçlü Afrodizyak: Özgüven

Kişisel gelişimini tamamlamış, hayattan ne istediğini bilen, gelecekte ne yapacağını planlayan bir kişinin, hayata hakim olması, yaptıklarının sorumluluğunu alması ve farkına varması özgüvenin ta kendisidir. Zaten bir kadını veya erkeği çekici kılan da onun özgüveni değil midir! Bunun için ise sorumluluk almak şart; kendinizin, yakınlarınızın ve hayatınızın sorumluluğunu alabildiğiniz sürece özgüveninizi inşa edebilmişsiniz demektir.Sadece cinselliği değil eş ilişkisini yönlendirmek de özgüven sayesinde olur. Cinsellik dışında birbirleriyle iletişimleri iyi olan, sıkıntılarını rahatlıkla paylaşabilen, kendilerine ve birbirlerine zaman ayırabilen bir çiftin özgüveni...

Cinsel İstismarın Geride Bıraktıkları!

Cinsel istismar, çocukta saptanması en güç travma çeşididir. Bunun en önemli nedeni, istismarın genelde çocuğun ve ailenin tanıdığı biri tarafından yapılması olarak gösterilmektedir.Toplumda sık rastlanan bir durum olmasına karşın  en çok yüzde 5-10'u ortaya çıkmakta ve genellikle gizli kalmaktadır. Çünkü bu eylemlerin yüzde 90'ı çocuğun tanıdığı biri tarafından gerçekleştirilmektedir.Cinsel istismara bağlı travma, çok uzun bir döneme yayılarak karmaşık duygusal, davranışsal ve sosyal problemlerin kaynağını oluşturur. Çocukluk dönemi cinsel istismar yaşantıları, yetişkinlik döneminde de kişinin bedensel, ruhsal ve sosyal gelişimini ve...

Mutlu Yıllar

İlişkiniz sona mı eriyor? İşinizi mi kaybettiniz? Ailenizden mi ayrıldınız? Uzun süren bir dostluğunuz mu bitti? Mutlu olamıyor musunuz? Ya da benzeri sorunların neden başınıza geldiğini düşünerek uzun zaman mı geçiriyorsunuz? Bunun yerine; bazı şeylerin gitmesine izin vermek,  onları serbest bırakmak çok daha faydalı değil mi sizce de… Ah bir içselleştirebilsek, hiçbir şeyi geri almayı beklemeden, yaptıklarımız için takdir edilmeyi beklemeden, ne kadar zeki olduğumuzun keşfedilmesini ya da aşkımızın anlaşılmasını beklemeden yaşayabilmeyi hayatı. Hayatın olağan akışı da bu değil mi...

Sınava Yönelik Öneriler

Öğrenciler için hayati önemi olduğu söylenen sınavlar sık ve beklenmedik şekilde değiştiğinde öğrenci ve velilerde tedirginliğe neden oluyor. Değişime henüz adapte olamadan ve daha değişen sistemin ayrıntılarını öğrenmeden yeni ve ani bir sistem gelmesi kafalarını allak bullak ediyor. Oysa bu yarışta en önemli strateji öğrencilerin öğrenmeye motive olması. Bu nedenle aileler kaygılarının esiri olmamalı ve kaygılarını çocuklarına yansıtmamalı.Güçlü Değil Dayanıklı Olmayı ÖğretinHayat belirsizliklerle doludur ve  hep başarılı olmak da mümkün değildir. Bu nedenle  anne babalar olarak çocuklarınıza ‘düşmemeyi’ değil, ‘düşünce...

Değişen Sınav Sisteminin Psikolojik Etkileri

Üniveristeye girişde uygulanan YGS ve LYS sınavları ile liseye geçişte uygulanan TEOG sınavlarının ani bir şekilde kaldırmasıyla öğrenciler ve aileleri tam anlamıyla belirsizliğin içine düştüler. Üstelik bu değişim 1 defayla da kalmadı, tekrar değişikliğe gidildi ve kaygılar iyice arttı.  Sistem değişiklikleri doğası gereği belirsizliği beraberinde getirir, belirsizlik ise insanda kaygı ve endişe yaratır. Hele de yapılan değişiklik gençlerin geleceklerini doğrudan etkileyen bir değişiklik ise kaygı katsayısı çok daha yüksek olacaktır. Bu nedenle konuya çok daha dikkatli ve hassas yaklaşılması gerekir.Sınav...

BİLGİ ve RANDEVU!