Ergenlik Döneminde Bağımlılık
Bağımlılık sahibi kişilere, bağımlılıklarının ne zaman başladığını sorduğunuzda çoğunun bağımlılığının ergenlik döneminde başladığını fark edeceksiniz. Peki ama neden?
Ergenlik döneminde bağımlılık geliştirme ihtimalimiz diğer dönemlere göre çok daha yüksektir. Bunun biyolojik, sosyo kültürel ve psikolojik farklı sebepleri bulunmaktadır.
Ergenlikte Bağımlılık Riskinin Yüksek Olmasının Nedenleri
Ergenlikteki Beyin Gelişimi
Ergenlik dönemi, sadece bireyin görsel ve bedensel olarak değişimini içermez. Ergenlik, beyninin de çocukluktan yetişkinliğe geçtiği bir dönemdir. Araştırmalara göre beyin gelişimi esnasında duygusal karar vermemizi sağlayan amigdala bölgesi, düşünerek karar vermemizi sağlayan beynin ön bölgesinden çok daha hızlı gelişmektedir. Bu da ergenlik döneminde kişinin duygusal olarak ve düşünmeden davranışlar sergileme ihtimalinin daha yoğun olmasına zemin hazırlamaktadır. Düşünmeden verilen kararlar denilince uzun vadede zararı ortaya çıkan bağımlılıklar akla gelebilir. Anlık keyif veren bağımlılıkların zararları sonradan ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla ergenlikteki beyin yapısından kaynaklı düşünmeden karar vermeye yatkın olan kişi, bağımlılıkların sonuçlarını düşünmeden tekrar tekrar denemeye daha yatkın olacaktır.
Ayrıca araştırmalara göre ergenlik döneminde beyin gelişimi esnasında budama diye adlandırılan bir işlemin çok daha yoğun gerçekleştiği gözlemlenmiştir. Budama işleminde aynı bir ağacın verimsiz dallarının budanması gibi, az tekrar edilen bilgi ve eylemlerin zihinden atılması söz konusudur. Sık tekrar edilenlerin de daha verimli hale gelmesi ve kalıcılaşması söz konusudur. Bağımlılık içeren eylemler anlık keyif verdiği için tekrara çok açıktır. Yani, ergenlik döneminde bir kere bile olsa bağımlılıklardan herhangi birinin denenmesi, tekrar denenme ihtimalini arttıracaktır.
Sosyal Çevre Algısı
Ergenlik, ailenin doğrularına, kurallarına ve yaşam biçimine alışık olduğumuz dönemden çıkıp çevreye yoğunlaştığımız bir dönemdir. Aile ve çevre arasındaki farklılıkları daha fazla gördüğümüz ve dış dünyadaki yeni deneyimlere açık olduğumuz bir süreçtir. Bundan ötürü, ergenlikte kişinin akranları tarafından beğenilmesi ve kabul görmesi diğer dönemlere göre çok daha önemlidir. Bağımlılıklara yatkın akran grupları tarafından kabul görme ve beğenilme adına ergenlik döneminde bağımlılıkların başlama ihtimali daha fazladır.
Ergenlikte Bağımlılık Riskini Azaltmaya Yönelik Tavsiyeler:
Hobi Edinme
Bağımlılıklar özellikle anlık keyif verdiği için her yaştan bireye cazip gelmektedir. Henüz hayat ve geleceğe dair net planların olmadığı, anlık düşünmeye yatkın olunan ergenlik döneminde ise daha da cazip gelmektedir. Ergenlik döneminde kişinin keyif aldığı sağlıklı ve geliştirici hobilerinin var olması bağımlılık riskini azaltacaktır. Çünkü kişi mutluluk hormonlarını arttıracak farklı eylemler gerçekleştirdiği için bağımlılık içeren bir madde ya da davranış ona daha az cazip gelecektir.
Akran Seçimi
Ergenlikte akranların beğenisinin oldukça önemli olduğundan bahsettik. Kişinin akran seçimlerinin onu olumlu yönden geliştirecek bireylere yönelik olması bağımlılık riskini azaltacaktır. Hobilere sahip olan, aile ilişkileri şefkatli ve anlayışlı yönde ilerleyen kişilerle arkadaşlık kurmak ergenlik döneminde bağımlılık riskini azaltacaktır.
Aile İlişkileri
Aile ilişkilerinde, ebeveynin sınır koyma ve iletişim konusundaki yaklaşımları ergenlikte bağımlılık riskini azaltabilmektedir. Ailelerin, ergenlik döneminde çocuklarının bağımsız ve ayrı hareket ettiği alanlar oluşturması önemlidir. Bu alanların belli kuralar ve sınırlar dahilinde sağlanması bağımlılık riskini azaltacaktır. Çünkü bağımlılığa yönelim, kişinin kendini ifade edemediği, duygularını bastırma ihtiyacı duyduğu, anlaşılmadığını hissettiği ve depresif duygular içerisinde olduğu zamanlarda artmaktadır. Ayrıca, ailenin bağımlılıklar konusunda konuşması ve bilgi vermesi neden onun yaşındaki birisinin bağımlılıklara yönelmemesi gerektiğini baskı kurmadan açıklaması ergenlerin bağımlılık davranışı gösterme ihtimali düşürmektedir. Özetle, sınır koyma ve iletişim konusundaki yapıcı yaklaşımlar bağımlılık riskini azaltabilmektedir.