Dünya Kadınlar Günü
Dünya Kadınlar Günü, Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış olarak her yıl 8 Mart’ta kutlanan uluslararası bir gündür ve kadın hakları hareketinde bir odak noktasıdır. Kadınların İnsan Haklarına dayalı haklarına kavuşması, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı verdiği mücadelesi, sivil, siyasi ve sosyal hakları için savaşması, toplumsal hareketler çerçevesinde ele alındığında oldukça önemlidir. Buna rağmen halen yeryüzünde her üç kadından biri, ülkemizde de hemen hemen yarıya yakını maalesef ekonomik, sosyal, psikolojik, fiziksel şiddet ve tacizlere maruz kalmaktadır.
Cumhuriyet’in kurulmasıyla birlikte “kadınların eşit haklara sahip olması gerektiği” gibi aydınlık bir düşünceyle yurdumuz kadınlarına dünyanın birçok ülkesinden önce sosyal ve siyasal (seçme ve seçilme gibi) haklar verilmiştir. Ancak bu haklar, çoğunlukla yasal düzeyde kalmış ve sosyal alanda aynı hızla ilerleme sağlanamamıştır. Ne yazık ki ülkemiz, kadınların okuma-yazma oranı, eğitim düzeyi, çalışma yaşamına ve siyasi yaşama aktif katılımı, kadın sağlığı konusundaki göstergeler, çocuk yaşta evlilikler, kadın cinayetleri açısından değerlendirildiğinde gösterilen tüm çabalara ve ilerlemelere rağmen hala olmasını arzu ettiğimiz noktadan çok uzaktır. Eğitim ve çalışma hayatında kadın erkek eşitliği sağlanamamıştır. Kadınların kamusal alanda rol almaları ve karar verici konumda olmaları eşitlikten hala çok uzaktır. Toplumsal cinsiyet kalıpları en fazla kadınları olumsuz etkilemekte, kadına yönelik şiddet, töre veya namus cinayetleri, aile içi şiddet, çocuk yaşta evlilikler, cinsel istismar gibi asla kabul edilemez ve hoş görülemez olaylar yaşanmaya devam etmektedir. Böyle devam ettiği sürece de sadece kadınları değil, onlarla birlikte yetiştirdikleri çocukları ve dolayısıyla aileleri, en nihayetinde de tüm toplumu sağlıksız bir gelecek bekliyor olacaktır. Toplumun kalbinde kanayan bu büyük yaranın kapatılabilmesi için herkes elini taşın altına koymak zorundadır. Bu nedenle bu özel günde amacımız sadece kadınları kutlamak ve övgüler yağdırmak olmamalı; kadın hakları, cinsiyet ayrımcılığı ve eşitsizliği, çocuk gelinler, kadına şiddet gibi konuları da gündeme getirerek tartışabilmeli, kadına yönelik ayrımcılık ve bunun uzantısı olan şiddetin bir insan hakları ihlali olduğunu unutmadan bilinçlendirmeyi ve farkındalık yaratmayı hedeflemeliyiz.