Çocuk ve Gençlerin Cinsel Eğitiminde Nelere Dikkat Edilmeli?
Cinselliğin tarihi, insanlığın tarihi ile beraber başlamaktadır. Son zamanlardaise “tarih boyunca ilk kez çocukların yetişkinlerden daha fazla şey bildikleri“ söylemleri gündemde. Gerçekten de önceki kuşaklarla kıyaslandığında çocuklarımız çok daha meraklı, heyecanlı, araştırıcı, sorgulayıcı ve gözlemci. Aileler ve okul, artık cinsel konulardan kaçarak veya baskı altına alarak yeni nesilleri eğitemeyeceklerini kabul etmeli. Cinselliğin korkulacak, kaçılacak bir şey olduğunu öğretmek ve böylece kontrol altında tutabileceğini düşünmek yerine, çocuklara kendine ve karşısındakine saygı duymayı öğretmek gerekiyor.Ebeveynler ve çocuklar, cinselliğin sadece vücutlarıyla ilgili olmadığını öğrenmeli,cinselliğin sadece beden olmadığı bilinci yaygınlaşmalı.Cinsel eğitim ile cinsel özgürlüğün ve rastgele cinselliğin kesinlikle birbirinden ayrı tutulması gerek. Tam da bu yüzden, cinsellikle birlikte, çocuklarınıza sevgiyi de anlatmalısınız.Çocukların cinselliği, aynı zamanda sorumluluk, yakınlık ve sevgi ilişkisi olarak öğrenmesi çok önemli. Cinselliği bu şekilde öğrenen çocuğun, sağlıklı gelişmesinin yanı sıra ona gelecek deneyimleri için olumlu zamanlama ve eş seçimi şansı vermiş olursunuz. Öteki türlü, seksi, sevgiden ayıran bir nesil yetişecektir.
Cinsellik hayatın temel ve doğal bir parçasıdır. Bu nedenle çocuğun soru sorması da normaldir. Konuşmak için doğru zaman da çocuğunuzun soru sormaya başladığı bu zamandır.Çocuk soruyu kime sormuşsa o ebeveynin yanıt vermesi ya da birlikte yanıt verilmesi daha uygundur. Ancak kendinizi rahat hissetmediğiniz bir konuda çocuğunuza yardımcı olmanız oldukça güçtür. Çocuğunuzu “nerden duyuyorsun böyle pis şeyleri”, “seni terbiyesiz duymayayım bir daha “ gibi azarlarsanız cinselliğin pis, kirli ve kötü olduğuna inanacaktır. Cinselliği pis ve kötü gibi algılayan bir çocuğun ileride cinsel yaşamının sorunlu olması kaçınılmazdır. Çocuklarla konuşurken ve sorularını yanıtlarken başka bir işle uğraşmadan onunla göz teması kurmak ve onun göz seviyesine eğilerek konuşmak gerek.Başlangıç cümleleri olarak; “bunu senin yaşında ben de merak etmiştim” ya da “iyi bir soru, bunu seninle konuşmak isterim” ya da “sanırım senin yaşında pek çok çocuk da bu sorunun cevabını merak ediyordur” tarzında cümlelerle başlaybilirsiniz.Ses tonunuz, mimikleriniz, kelime seçimleriniz ve beden dilinizin farkında olun, sorduğu soruları geçiştirmeyin ve ertelemeyin. Cevabını bilmiyorsanız “bunun cevabını bilmiyorum ama en kısa sürede öğrenip sana anlatacağım” diyebilmeli ve gerçekten de cevabı öğrenip çocuğunuza anlatmalısınız.Üç yaşından itibaren, cinsel organlar için kuku, pipi gibi sevimli ama anlamsız kelimeler icat etmek yerine, doğru biyolojik isimleri kullanın.Erkek çocukların cinsel organı için penis, kız çocukların cinsel organı için vajina doğru kelimelerdir.Böylece çocuk en doğru şekilde, utanmadan, bu isimleri kullanmayı öğrenir. Konuşurken, vücudumuzdaki özel organları başkalarına göstermenin uygun olmadığını vurgulamayı da ihmal etmeyin.
Kimi anne ve babalar, cinsel konulardan hiç söz etmez. Bu yaklaşım, çocuğa bu konudaki merakını bastırması gerektiği izlenimi verir. Cinsellik “tabu” haline gelir, giderek düşünmek bile yasaklanır. Kimi anne ve babalar ise çocuktan hiçbir şey gizlemeyerek cinsel eğitimin en doğrusunu verdiklerine inanırlar. Çocuğun yanında fazlasıyla açık kıyafetlerle dolaşabilir, birlikte yıkanabilirler. Çok seçici davranmadan, çocukların rahatlıkla ulaşabileceği şekilde kaynaklar sunarlar (dergi, kitap, tv kanalı, internet gibi). Bu davranışlar çocuğun merakını gereksiz yere kamçılar, kavramaya hazır olmadığı gözlemlerle aklını karıştırabilir. Ayrıca ailenin bu tutumu, toplumun cinsel davranışlardan beklediği gizlilik ve özellik anlayışı ile çelişir. Mahremiyetten konu açılmışken çocuğunuza kendi odasının ve sizin odanızın özel olduğunu, başkalarının odasına girerken izin alınması gerektiğini mutlaka vurgulayın.Odaya izinsiz girme alışkanlığı devam ediyorsa bunu uygun bulmadığınızı belirtin, hoşunuza gitmediğini söz ve davranışlarınızla hissettirin. Kendi mahremiyetiniz kadar çocuğunuzun da mahremiyetine saygı duyun ve bu mahremiyete uygun davranın. Çocukların mutlaka kendi yatağında ve odasında uyuması gerektiğini de lütfen hem kendinize hem de çocuğunuza daima hatırlatın. Zaman zaman alışkanlık yapmayacak ölçüde yatağınıza gelmesine izin verebilirsiniz elbette ancak tekrar kendi yatağına dönmesini sağlamanız şartıyla. Çocukların ve gençlerin cinsel eğitimlerinde ideal olan, aile içinde başlayan eğitim sürecinin okullarda cinsel eğitim programları ile devam etmesidir. Yine de ergenlik öncesi çocuğunuza mutlaka bilgi vermelisiniz. Evde kaliteli ve tatmin edici bir eğitim verdiğinizde çocuğunuz dışarıdaki kaynaklara yönelmeyecektir.
Sonuç olarak çocuğunuzla konuşurken sakin olun ve şaşkınlık göstermeden ne sorduğunu tam olarak anlamaya çalışın, sakın yargılamayın, mahremiyetini ve gizliliğini önemseyin, ergen olduğunu fark ederek yaşayacağı süreçle ilgili bilgi verin ve bedenine bir yabancının dokunmaması gerektiğini öğretin. Unutmayın ki çocuğunuz için tek bilgi kaynağı siz değilsiniz!! Çocuğunuza vereceğiniz cinsel eğitim sürecinde kendiniz yetersiz hissettiğinizi düşündüğünüzde ve ne yapacağınızı bilemediğinizde ise bir uzman danışmanlığı almaktan çekinmeyin.